Ön Söz

Bu arşiv 1994 yılında gerçekleşen Akıncılar kazasında ortaya çıkmış ve devlet tarafından müsadere edildiği söylenmiştir.

Arşiv içeriği incelendiğinde, içeriğin kazazedelerden tamamen bağımsız olduğu tespit edilmiştir. Olayda hayatını kaybeden şahısların hiçbirinin bahsi arşiv verilerinde edilmemektedir.

İçten bir dille yazdığım bu belgelerde arşivde bulunan verileri, teorileri, ve yaptığım bazı tespitleri bulabilirsiniz. Ancak emin olduğum şey şudur ki, bu verilerin halka arz edilmeme gerekliliğidir. Kesinlikle ve kesinlikle bu bilgiler su üstüne çıkmamalı. Bu kaza gerçekleşmemeliydi ve bu arşiv ortaya çıkmamalıydı. Doğrudan alıcıya iletilmeliydi. Bu yüzden, bu bilgileri şifreli kanallardan yayınlıyorum. Ayrıca kendi yöntemlerimle, güvenlik önlemi için, her gözün her bilgiye kolay ulaşamaması için bazı kısımları filtreleyerek aktarıyorum. Sanıyorum ki iletilmesi gereken partiler bu bilgileri süzüp doğru bir biçimde icra edecektir.

Kullandığım yöntemlerden biri karışık şifreleme. Bazı belgelerin has hali doğrudan okunduğu gibi değil, bir takım çözümlere tabi tutularak ortaya çıkacaktır. Diğer kullandığım yöntem ise dezenformasyon. Okuduğunuz her bilgi doğru olmayabilir. Yetkili kişiler okuduklarını süzgecinden geçirip gerçeğe ulaşacak kapasitededir. Bu yöntemi kullanmamın sebebi ise, er ya da geç, ister zamanlı ister zamansız, bu yazdıklarım şifreli kanallar aracılığıyla yayınladığından belki ertesi günü, belki de yıllar sonra halkın karşısına, gün yüzüne çıkacaktır. Öyle ki sıradan halkı dezenformasyon yöntemiyle yanlış yönlendirmek, hassas bilgilerin hızlıca yayılmasını engelleyecektir.

Vardığım diğer bir sonuç da kazada ölen kişilerin ihtiyari olduğudur. Arşivin önemi, ilgi odağımı tamamen görevde can veren şahıslardan uzak tutmama sebep oldu. Dolayısıyla bu sayfalarda ölen kişilerin geçmişlerinden bahsedilmeyecektir. Bu kişilerin araştırılması, devlet istihbaratının sorumluluğundadır, benim değil.

Toplam 3 yılımı bu arşivi idrak edip bilgileri düzenlemeye ayırdım. Kendimi soyutladım. Hırslı ve meraklı olmam bu ızdırabı çekmeme sebep oldu. Gerçeği öğrenme isteği gözümü kör etti, beni mahvetti. Gel görelim ki işimi tamamladım ve bu sayfaları toparladım. Bu her ne kadar benim için bir zafer olsa da aynı zamanda bir intihar. Adresimi ve iletişim bilgilerimi not olarak bıraktım. Fiziksel arşiv bu adreste. Evet, bilgileri ulaştıracağım kişiler işlerini kolaylaştırmamdan memnun kalmıştır, çünkü yıllar boyu bu arşivi aradılar ancak bulamadılar, kaza sonrası güç kaybetmiş olmalılar. Halbuki her şey meydandaydı. Ancak hayatta kalışımı -her ne kadar mikroskobik bir olasılık da olsa- bu sayfaları ilk önce onların değil, başkasının bulması ihtimaline, ve bana beni koruyabilecek, bana daha önce ulaşabilecek başka bir gücün varlığı ihtimaline dayıyorum.

Bahsettiğim kişiler kötü taraf değil. Sadece bilinmemeleri gerekiyor. Kim olduklarını boşuna irdelemeyin, ancak bilin ki yaptıkları iş ülkeyi ayakta tutuyor. Bildiğim şeylerden ötürü yaşamaya devam etmemi isteyeceklerini düşünmüyorum. Ancak bilin ki; bu, benim de vatani görevim.

Canım bu vatana feda olsun.

Ana Sayfa

İletişim: [GİZLENDİ]
Adres: [GİZLENDİ]